Aşılı Ceviz Fidancılığını ülkemizde ilk kez başlatan ve yaygınlaşmasına sebep olan ailenin ikinci kuşak temsilcisi Orhan Can, aşılı ceviz fidancılığının dünü ve bugün bulunduğumuz durumu anlatarak, ülkemizin, İran ve Azerbaycan ile birlikte cevizin anavatanı olmasına rağmen başka ülkelerden neden ceviz ithal ettiğimiz konusunda önemli bilgiler verdi.
Ülkemizde şimdiye kadar ceviz konusunda yeteri kadar yatırımların yapılmadığını belirten, aynı zamanda Tıp Doktoru da olan Uz. Dr. Orhan Can, fındık üretiminde dünya lideri olduğumuzu bu başarıyı, yeteri kadar yatırım ve desteklemelerle cevizde de elde edilebileceğini söyledi.
Türkiye’de aşılı ceviz fidancılığının başlamasını sağlayan babası Mustafa Can’dan mesleği devralan Dr. Orhan Can konu hakkında verdiği bilgilerde şu ifadelere yer verdi. Dr. Can,”35 yıldır aşılı ceviz fidancılığı ile uğraşıyoruz. Aşılı ceviz fidanı üreticiliği 1982 yılında Bandırma’nın Yenice Köyünde babam tarafından başlatıldı. O yıllarda hiç kimse aşılı fidancılık nedir? Nasıl yapılır? , bunun farkında değillerdi ve kimse bir böyle bir bilgiye sahip değillerdi.
-Atadan dededen kalma ağaçlarla idare etmişiz-
Yalova’da Atatürk Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün tavsiyeleriyle babam bu işe başladı. Ülkemiz fındık üretiminde dünya lideri, aynı şeyi ceviz üretiminde de yapabilir. Ancak maalesef ülkemiz yurtdışından ceviz ithal ediyor. Çünkü zamanında fındık bahçeleri kurar gibi aşılı ceviz bahçeleri kurmamışız. İhmal etmişiz. Atadan dededen kalma ağaçlarla idare etmişiz.
– Aşılı Ceviz Fidanı Bahçeleri Kurulmasına Vesile Olan Kişinin Oğlu Olmaktan Kıvanç Duyuyorum-
Biz 1982 yılında başlamış olduğumuz bu işte önemli yerlere geldik. Çok ciddi önemli yol kat edildi. Şuanda ülkemizde adına uygun kaliteli aşılı ceviz fidanı bahçeleri kurulmaktadır. Buna önayak olan bir kişinin oğlu olmaktan da kıvanç duyuyorum.
Yalova’da Atatürk Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsünün tavsiyeleriyle bu işi ilerlettik. Şuanda Bandırma’da bizim köyle birlikte birkaç köy daha aşılı ceviz fidanı üreticiliği yapmaktadır.
Şuan itibariyle bizim köyümüzün yüzde 90’ı ceviz fidancılığı yapıyor. Sadece yurt içine değil, yurtdışına da önemli miktarda ceviz fidanı satışımız var. Köyümüzde yılda ortalama 3 milyon adet aşılı ceviz fidanı satışı yapılıyor. Yaklaşık 15-20 ülkeye ceviz fidanı satışı yapılmaktadır.
“Ülkemizde Her Cins Ceviz Yetişebilir-
Türkiye’de her tür cevizin yetişebileceğini söylersek yanlış olmaz. Ancak daha önemlisi ise cevizin çeşidi ve hangi iklime uygun olacağıdır. Bundan 20-30 yıl önce Şebin, Bilecik, Kaman, Kaplan, Yalova 1, Yalova 3, Yalova 4 gibi yerli çeşitler üretiyorduk. Daha sonraları ise Amerikan türü olan Chandler ve Fransız türü olan Fernor gibi daha verimli yabancı türler çıktı. Yerli cevizlerimiz 5 yaşına geldiğinde 1-2 kilo ürün yaparken, yabancı cevizlerden ise 5-6 kilo ceviz elde edilebiliniyor. 10 yaşına geldiğinde ise bizim yerli ağaçlar 115 kilo ceviz yaparken, yabancı ağaçlar 30-35 kilo ceviz yapabiliyor. Meyveleri de oldukça kalitelidir.
Bu nedenden dolayı son yıllarda Chandler ve Fernor gibi ana çeşitler ve bunların tozlayıcıları olan Fernette ve Franquette gibi çeşitlere yöneldik. Son yıllarda en çok bunları üretip satıyoruz. Ayrıca Chandler fidanına yurtdışından da çok talep almaktayız.
-Aşılı Ceviz Fidanları Her Bölgede yetişebilir mi?-
Chandler fidanını deniz seviyesinden yaklaşık 800 metre yüksekliğe kadar öneriyoruz. 800 metreyi aşan yerlerde daha geç çiçeklenen, ilkbahar donlarına daha da dayanıklı olan Fernoru öneriyoruz. Chandlerda yerli ağaçlara göre daha geç çiçek açar. O yüzden ülkemizde birçok bölgede yetiştirilebilir.
-Ülkemiz Cevizin Anavatanı ancak İthal Ediyoruz-
İran, Azerbaycan ve Anadolu ceviz ağacının anavatanıdır. Ceviz ağacı bu topraklarda 5 bin yıldır bilinmektedir. Amerika’ya ise 350 yıl önce geçtiği düşünülmektedir. Ama ne yazık ki biz Ameri, Güney Amerika ve diğer ülkelerden hali hazırda ceviz ithal etmekteyiz. Bunun en önemli sebebi zamanında ceviz bahçeleri kurmamışız, ihmal etmişiz. Ancak ülkemizde de verimli ceviz bahçeleri kurulmaya başlandı. İnşallah 10-15 yıl içerisinde Türkiye artık ceviz ihraç eden bir ülke durumuna gelecektir.
Sektörde bir takım sıkıntılarda yaşanıyor. Özellikle ceviz fidanı satışında ve bahçe kurumunda bir takım sıkıntılar oluyor. Vatandaşlarımız piyasadan Chandler, Fernor olduğunu düşündüğü fidanları ucuz diye alıyor. Sonrada aslında o fidanların aşısız ve kalitesiz olduğu ortaya çıkınca da mağduriyet yaşıyor. Oysa her şeyde olduğu gibi kaliteli fidanında bir maliyeti var. Açık fidanlara en az 2 yıl çaba harcanıyor. Bu kadar zor şartlarda elde edilen fidanın çok ucuza elde edilmesi imkansız. O yüzden ucuz fidan satanlara halkımız mağdur olmamaları için inanmasın. Ne yazık ki aşısız, deli dediğimiz fidanları aşılı diye satan sahtekar insanlar olabiliyor.
-Belgeler Nedeniyle Sınır Kapılarından Geri Çevriliyoruz-
Aşılı ceviz fidanı üretiminin daha kontrollü hale getirilmesini istiyoruz. Sertifikasyon sisteminin daha düzenli olması gerekiyor. Özellikle yurtdışına yaptığımız satışlarda bazı belgelerimiz kabul edilmiyor. Yetkili kurumların bize verdikleri bazı belgelerde eksiklikler yaşıyoruz. Bu sebepten dolayı bazı ülkelerin sınır kapılarında kamyonlarımız bekletiliyor. Bazen kabul edilmiyor. Bu anlamda çok ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Bu yüzden ceviz fidanı yetiştiriciliğinde sertifikasyon ve belgelendirmelerin bir an önce Avrupa standartlarına getirilmesini istiyoruz.
-Ticari amaçlı bir ceviz bahçesi için ne kadar arazi ve Kaç Fidan Gereklidir? –
Para kazanılabilecek bir bahçe kurmak için en az 10 dönüm arazinin olması gerektiğini söyleyen Dr. Orhan Can, “ 10 dönüm araziye yaklaşık olarak 280 adet ağaç sığar. Kurulum maliyeti ağaç başına yaklaşık 100 liradır. Bu fiyatın içerisinde kurulması, sulama siteminin çekilmesi, çevresinin kapatılması ile birlikte tüm maliyetler yer alıyor. 10 dönümlük bir yer için toplam 28 bin lira harcandığında bir ceviz bahçesine sahip olabilirsiniz” şeklinde konuştu.